Yargıtay, Kooperatiflerin Tacir Olduğuna Karar Verdi
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun [“Yargıtay”] 12.11.2021 tarihli ve 2020/2 E. 2021/3 K. sayılı kararı [“Karar”] ile, kooperatiflerin tacir sayılıp sayılmayacağına ilişkin tartışma sona erdi. Kurul, tüketim, üretim, kredi ve yapı kooperatifi gibi ortaklıkları içinde bulunduran kooperatiflerin ticaret şirketi sayılmasına kanaat getirdi.
Karar’a Konu Sürecin Gelişimi
1920’lerden bu yana çeşitli kanun ve Yargıtay kararlarına konu olan kooperatiflerin tacir sıfatına ilişkin tartışmalar, ilk aşamada özellikle 1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatif Kanunu ile kooperatifin tanımlanmasında kullanılan “teşekkül” tabirinden kaynaklanmaktaydı. 2004’te bu tabirin “ortaklık” olarak değiştirilmesi suretiyle görüş ayrılıkları sonlandırılmak istenmişse de bugüne dek Yargıtay daireleri arasında karar ayrılıkları söz konusu olmuştu. Bu durum yasal düzenlemelerin belirsizliğinden ziyade kooperatiflerin kendine has fonksiyonundan ortaya çıkmıştı. Kooperatiflerin tacir sıfatının bulunmadığı yönünde karar veren daireler, “ortaklık” ifadesinin tek başına ticari niteliğin varlığını göstermediğini ve kanunda ticaret şirketleri arasında gösterilseler dahi sosyal bir fonksiyona sahip kendine özgü bu ortaklıkların doğaları gereği tacir olamayacaklarını vurgulamaktaydı.
Yargıtay Kararının Özeti
Bu tartışmayı sonlandırmaya yönelik içtihadı birleştirme kararında Yargıtay, kanun koyucunun amacını tespit edebilmek amacıyla geçmişte ve günümüzde yürürlükte olan mevzuatı inceleyerek kooperatiflerin tacir niteliğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Karar’ın temel dayanağını 1945 tarihli ve 1944/8 E. 1945/14 K. sayılı içtihadı birleştirme kararında kooperatiflerin “…ortaklarının sıfatı ve muamelelerinin niteliği ne olursa olsun ticari şirketlerden biri olduğuna ve ortağı ile arasında çıkan davanın ticaret mahkemelerinde görülmesi gerekli bulunduğuna…” karar verilmesi ve 6102 s. Türk Ticaret Kanunu md.124 f.1’de kooperatiflerin ticaret şirketlerinden sayılması ve maddenin gerekçesinde kanun koyucunun açıkça kooperatiflerin ticaret şirketi olduğunu vurgulaması oluşturuyor.
İlaveten, 2004 s. İcra ve İflas Kanunu’nda yer alan kooperatiflerin iflasa ve konkordatoya tabi olduğuna dair hüküm ile 1163 s. Kooperatifler Kanunu’ndaki kooperatif ve şubelerinin ticaret siciline tescil olunacağı ve tarafı olduğu hukuk davalarının ticari dava sayılacağı gibi hükümlerin de kanun-koyucunun kooperatiflerin tacir sıfatının bulunduğuna dair iradesini ortaya koyduğu belirtiliyor.
Bu çerçevede Karar ile kooperatiflerin nitelikleri itibariyle ticaret şirketi ve bir ticari işletmenin işletilmesi kriterlerinden bağımsız olarak tacir niteliğini haiz olduğu Yargıtay tarafından içtihat edilerek süregelen tartışmaya son nokta koyulmuş oldu.
Kararın Etkisi
Kooperatiflerin tacir sayılacağı yönündeki içtihadı birleştirme kararı ile tacir olmanın hüküm ve sonuçlarının kooperatifler bakımından da geçerli olacağı kesinleşti. Böylece basiretli iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğünden fatura vermeye kadar tacir sıfatına ilişkin tüm düzenlemelerin kooperatifler için de bağlayıcı olduğu tespit edilerek kooperatiflere ilişkin özel düzenleme ihtiyacı ortadan kalkmış oldu.